Nesnelerin İnterneti – 4
Gürcan Banger
Nesnelerin İnterneti (Nİ) gibi yeni teknolojiler gündeme geldiğinde hemen ardından o konuyla ilgili övgü dolu sözcükler her türden medyanın konusu oluyor. Benzeri bir süre Nİ konusunda da yaşıyoruz. Hiç kuşkusuz; Nİ, sosyal yaşamda ve iş alanlarında önemli değişimlere neden olmaya adaydır. Buradaki yeni soru bu değişime nasıl başlanacağı ve uyum sağlanacağı ile ilgilidir.
Ne Yapmalı?
Bir işletmeyi uçtan uca Gemba usulü gezdiğimizde tezgâhlardan robotlara, kontrol panellerinden konveyörlere, vanalardan aktüatörlere kadar çok farklı sistem, cihaz ve aygıtla karşılaşırız. Başka üretim alanları olmak üzere işletmeleri etkileyecek değişim unsurlarının birincisi artık yeni cihaz ve aygıtların üreticilere tarafından gömülü veya eklemlenmiş sensörlerle birlikte tasarlanıp imal ediliyor olmasıdır. Bu yeni nesneler bir yandan sosyal yaşamda yeni kolaylıklara imkân verirken, diğer yandan iş süreçlerinin iyileştirilmesine ve yeni iş süreçlerinin yaratılmasına yol açıyor, açacak.
Sensörün varlık nedeni orada –sıcaklık, nem, hız, ışık, debi, titreşim vb. gibi– bir fiziksel büyüklüğün ya da hareketin ölçümünü yapmaktır. Dolayısıyla Nİ konusunda düşünme süreci, işletme içinde hangi süreçlerdeki hangi büyüklüklerin ve göstergelerin ölçülmesi gerektiği konusunda karar ermekle başlıyor. Ölçülecek büyüklüklerin (dolayısıyla sensörlerin) seçimi ise iyileştirme veya yenileştirme adayı olan süreçlerin hız, kaynak kullanım etkililiği, verimlik artışı ve maliyet düşüşü vb. gibi hedefler öngörülerek yapılır. Örneğin üretim sistemi içindeki bir tezgâh bakım yapıldığı halde ‘ısrarlı’ biçimde arıza yapıyorsa, burada sensörler sayesinde yapılan ölçümler doğru verileri sağlayarak arızanın nedenlerinin ortaya çıkarılmasına, arıza gerçekleşmeden önlem alınmasına ve arızaya yol açan nedenlerin ortadan kaldırılmasına imkân sağlar. Özetle; Nİ teknolojisine uyum sağlamak üzere yola çıkan bir işletme hangi amaçlarla neleri ölçmek gerektiğini ve bunu sağlamak üzere hangi tür sensörlerden yararlanabileceğini bilmek zorundadır.
Fabrika (atölye, üretim alanı) dâhil olmak üzere işletme içinde teknolojik dönüşüm yaparken dikkat edilmesi önemli bir nokta var. Endüstriyel sistemlerin, tezgâhların ve cihazların pek çoğu sadece üreticisine özgü olan işletim sistemi, uygulama ve veri tabanı yazılımları kullanıyor. Bu tür özgünlükler farklı sistemlerin veya cihazların birbirleri ile olan haberleşmesinde sıkıntılar, zorluklar, hatta kimi örneklerde imkânsızlıklar yaratıyor. Bu nedenle cihaz üreticisine özgü yazılım ve donanım içeren teknolojik ürünler yerine İnternet (IP, IPv6) tabanlı olanlarını tercih etmek uyumluluk ve sağlıklı gelişme açısından büyük önem taşıyor. Böylece işletmenin kendi içinde olduğu gibi kendi ekosistemindeki ve tedarik zincirindeki paydaşlarla bilişsel yatay entegrasyonu sorunsuz biçimde gerçekleştirme ihtimali yükselecektir.
Her şeyin birbirine bağlantılı olduğu bir dünyada işletmedeki sistemler de risklere ve tehditlere daha fazla açık olma ihtimalini içinde barındırır. Bu nedenle Nesnelerin İnterneti Çağı’nın en önemli konularından birisi güvenliktir. Akıllı telefon, tablet ve taşınabilir bilgisayar gibi mobil cihazların yaygın ve pek çok durumda bilinçsiz kullanımı güvenliği önemini bir kez daha artırıyor. Çünkü artık cihazların fiziksel yayılımı sağlıklı cihaz kullanım farkındalığı ve bilincinin oluşmasından çok daha yüksek hıza sahip. Diğer yandan bağlantılı sensörlerin ve cihazların sayı ve çeşitlilik olarak artışı yepyeni güvenlik unsurları yaratıyor. Bu süreçte şimdiye kadar bilinip kullanılandan çok daha güçlü güvenlik önlemlerine ihtiyaç var. Öncelikle canlı veya cansız her nesne için kimlik tanımlama ve onaylama Nİ ortamının en önemli ihtiyaçlarından birisidir. Gene donanım kriptolaması, fiziksel bina güvenliği ve ağ güvenliğine ilişkin donanım ve yazılım ihtiyaçları olacak. Bu konularda donanım ve yazılım ürünleri hızla çoğalmakla birlikte; bunların uluslararası düzeyde geçerli güvenlik ve güvenilirlik esaslı sertifikasyonu, aşılması gereken bir başka ciddi merhale olarak görünüyor.