Endüstri 4.0: Yol Haritası – 6

Endüstri 4.0: Yol Haritası – 6

Gürcan Banger

Endüstri 4.0 dönüşümünde müşteri deneyiminin ilk sıraya konmasının nedeni, buna ilişkin programın mevcut donanım altyapısı ile daha kolay ve hızlı sonuca yönelik olarak yapılabilmesidir. Diğer yandan yeni teknolojilerden daha yüksek verim ve katma değer elde etmek için işletmedeki süreçlerin –dijital olarak– iyileştirilmesi ve geliştirilmesi konusuna da bakmak gerekir. Buna ‘süreçlerin sayısallaştırılması’ diyebiliriz. Yalnız bu seviyedeki dönüşümün operasyonel düzeyle (operasyonel düzeydeki iyileştirmelerle) sınırlı kalacağını da belirtmeliyiz. Operasyonel süreçlerin sayısal dönüşümü, bir değişim programını başlatma açısından uygun ve kolay bir giriş olabilir. Sınırlı kapsamlı bir pilot girişim olduğunu akılda tutarak; buna –katma değerli turfanda pazarı için– meyve ağacının alçak dallarındaki olgun ürünleri toplamak olarak bakabiliriz.

Süreç sayısallaştırma (proses dijitizasyonu); değer zincirinde yer alan ve süreç olarak tanımlanabilecek her fonksiyona ve işe uygulanabilir. Örneğin üretim hatlarının otomasyonlu hale getirilmesinde, elektromekanik depo sistemlerinin kurulup çalıştırılmasında, hat yükleme işlemlerinin otomatik hale dönüştürülmesinde, ürün geliştirme sürecinin teknolojik altyapı ile desteklenmesinde –ve daha pek çok süreç örneğinde– süreç sayısallaştırmadan yararlanmak mümkündür. Üretim hattının dijital otomasyonu çalışanların yapması gereken pek çok basit, tekrarlı ve rutin iş parçası ihtiyacını ortadan kaldırır. Böylece bu tür işlerden artırılan işgücü zamanını otomasyonlu hale getirilmiş sistemlerin denetlenmesi, kalite denetimi gibi başka amaçlarla kullanmak mümkün olur. Buradaki temel fikir basit, tekrarlı ve rutin işlerin otomasyon tarafından yerine getirilmesi, işgücünün ise daha fazla nitelik ve beceri isteyen işlere kaydırılmasıdır.

Süreçlerin sayısal dönüşümü kurumsal kaynak planlama yazılımı (KKP, ERP) bağlantısı ile birlikte üretim ve stok yaratma süreçlerinde maliyet düşümü, verimlilik ve tasarruf sağlar. Aynı zamanda böyle bir sistemle stok için üretim, siparişe üretim ve mühendislik merkezli siparişe özel üretim (siparişe göre tasarım) gibi değişik stok-envanter yönetimi politikalarını uygulamaya geçirmek mümkün olur. Süreçlerin sayısal dönüşümünün hedeflerinden birisi; hammadde, malzeme ve son ürün stok maliyetlerini azaltmak üzere –otomasyon sayesinde hızlı, çevik ve esnek olmayı ve tam zamanında tedarik yapmayı başararak– siparişe göre üretim politikasına geçmektir.

Taşınabilir cihazların sağladığı mobilite, giderek daha fazla oranda etkinlik ve verimlilik sağlayıcı imkânlardan birisi oluyor. Akıllı telefonların her yerden erişime uygun ve hazır olma özelliği nedeniyle çalışanlar fiziksel mekândan bağımsız hale geliyor. Ayrıca her çalışanın kendi mobil cihazına sahip olması nedeniyle –ki buna ‘kendi cihazını kendin getir (KCKG)’ denebilir– bulunulan fiziksel mekânda fazladan bir iletişim aracı bulundurmaya gerek kalmıyor. Ayrıca bulut bilişim platformunun kişiselleştirme (kişisel bulut) özelliği nedeniyle taşınabilir cihaza ek olarak ‘kendi bulutunu kendin getir (KBKG)’ imkânı oluşuyor. Böylece çalışanın fiziksel mekân bağımsızlığına ek olarak üretkenliği ve inovasyon potansiyelini iyileştirmek de mümkün oluyor.

İşletmede iletişim süreçlerine de sayısal dönüşüm uygulanabilir. Şöyle ki; VoIP, İnternet’in IP kodlama sisteminden yararlanarak ses verisi gönderilmesidir. VoIP, bilgisayar (veya eşdeğer cihaz) üzerinden uluslararası ücretsiz telefon görüşmesi yapmanın bir yoludur. VoIP, sesinizi internet üzerinde iletilen dijital sinyallere çevirir. Eğer geniş bant servisini (WAN) kullanarak normal bir telefon numarasını arıyorsanız, sinyal varış noktasına ulaşmadan önce normal telefon sinyaline dönüştürülür. PBX ise bir özel kuruluşa hizmet veren ve bu kuruluş içinde çok sayıdaki iç hatları dış hatlarla bağlantılandıran bir telefon değişim veya anahtarlama sistemidir. VoIP ve PBX teknolojilerini birleştiren VoIP PBX sistemleri sayesinde çalışanlar işletmenin içinde veya dışında herhangi bir yerde iken gelen çağrılar kendilerine yönlendirilebilir. Ayrıca bu sistem üzerinde video konferans, uzaktan sanal toplantı veya görsel sunumlar yapmak mümkündür. Uygun yazılımlar aracılığı ile ekran paylaşabilir, ortak çalışma ortamları (paylaşımlı karatahta) üzerinden işbirliği yapabilirler. Teknoloji sayesinde farklı mekânlardaki kişilerden oluşan ar-ge, ür-ge ve inovasyon tabanlı takım çalışması ve sanal işbirlikleri mümkün oluyor.

(Devamı var)
Paylaş:

duyguguncesi hakkında

GÜRCAN BANGER, Eskişehir Maarif Koleji ve ODTÜ Elektrik Mühendisliği Bölümü mezunudur. Aynı bölümde yüksek lisans çalışması yaptı. Elektrik yüksek mühendisi. Kamuda mühendislik hizmetleri yapmanın yanında bilişim donanımı ve yazılımı, elektronik, eğitim sektörlerinde işletmeler kurdu, yönetti. Meslek odası ve sivil toplum kuruluşlarında yöneticilik yaptı. 2005’ten bu yana bazı büyük sanayi şirketleri de dâhil olmak üzere çeşitli kuruluşlarda iş kültürü, yönetim, yeniden yapılanma, kümelenme, girişimcilik, stratejik planlama gibi konularda kurumsal danışman, iş ve işletme danışmanı ve eğitmen olarak hizmet sunuyor. Üniversitelerde kısmi zamanlı ders veriyor. Halen Raylı Sistemler Kümelenmesi'nde küme koordinatörü ve bizobiz.net danışmanlık ve eğitim firmasında proje koordinatörüdür. Kendini “business philosopher” olarak tanımlıyor. Düzenli olarak bloglarında (http://www.duyguguncesi.net ve http://www.bizobiz.net) yazıyor. Değişik konularda yayınlanmış kitapları var. Çeşitli gazete, dergi ve bloglarda yazıları yayınlanıyor.
Bu yazı Değişim, İnternet, İşletme, Sanayi - Endüstri, Teknoloji kategorisine gönderilmiş ve , , , , , , , , , , , , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir