Akıllı Makinenin Farkı Ne? – 3

Akıllı Makinenin Farkı Ne? – 3

Gürcan Banger

Yazılımın Yarattığı Fark
Mikroişlemcilerin üretilmeye başladığı 1970’li yıllarda gördüğüm ilk uygulamalardan birisi, yaklaşık 10x10x10 cm ölçülerinde bir ‘satranç bilgisayarı’ idi. İşlemciye ve belleğe sahip bir mikro bilgisayar olmakla birlikte sadece satranç oynayabilen tek amaçlıydı. Günümüzün akıllı cep telefonlarına geldiğimizde ise bu cihazların üzerilerine yüklenebilen uygulama yazılımları sayesinde çok farklı fonksiyonları yerine getirebildiğini görüyoruz. Uygulama yazılımına bağlı olarak akıllı telefon bir oyun (örneğin satranç) makinesine, bir ısıölçere, bir adımsayara, bir navigasyon cihazına –veya daha pek çok farklı kullanımlara– dönüşebiliyor. Bu esnekliği ve uyum yeteneğini sağlayan yazılımın ve onu destekleyen donanımın gücüdür.

Yazılımın makine teknolojisinde yarattığı fark ve itici güç, mikroişlemcilerin pazara çıkışından bu yana her zaman var oldu; bundan sonraki yıllarda da bu yönelim geçerli olmaya devam edecek. Önümüzdeki dönemde teknolojik gelişimde izleyeceğimiz trendlerden birisi donanımın giderek daha fazla oranda yazılım tarafından ikame edilecek olmasıdır. Akıllı makine tasarım sürecinde, yapısında ve işleyişinde yazılımın yerinin büyüyüp yoğunlaşabileceğini söyleyebiliriz. Yazılımın yetenekleri sayesinde birbirinden farklı mekânlarda bulunan ve farklı özelliklere sahip makinelerin birlikte ve uyumlu işleyişi mümkün oluyor. Ayrıca Endüstri 4.0 ve Nesnelerin İnterneti bağlantılı teknolojilerin oluşturduğu zeminde yazılım sayesinde bilişsel ve fiziksel uzaylarda bir paralel iş akışı oluşuyor.

Paralel iş akışı konusuna biraz daha değinelim. Fabrika ortamındaki kontrol sistemlerinin, gösterge ve kumanda panellerinin sayısallaşması yazılımın yarattığı değişim etkilerinden birisidir. Yazılım sayesinde fiziksel ürünün ve iş akışının bilgisayar ortamındaki paraleli anlamına gelen simülasyon ve prototipleme uygulamaları ile eşdeğer sanal modeller yaratılma imkânı oluşur. Böylece ürün geliştirme ve tasarım işleri kolaylaşır. Bilgisayar donanımının ve yazılım araçlarının sağladığı kolaylıklar sayesinde yazılım geliştirme sürecinin pek çok tehlikeli engelleri sorunsuz biçimde aşılabilir. Yazılımın akıllı makineler için ne denli önemli olduğu hatırladığında bu kolaylaştırmaları daha iyi kavramak mümkün olur. Yazılımın makineye kolay entegrasyonu, farklı yazılım uygulamalarının geliştirilerek (yukarıda akıllı telefonlar için verdiğim örneğe benzer biçimde) akıllı makinenin yeteneklerinin artırılması anlamına geliyor.

Bulut Bilişim
Yazılımın makine ile eklemlenmesinin bir başka uygulanışını bulut bilişim alanında görüyoruz. Akıllı makine bazı fonksiyonlarını yerine getirmek için kendi üzerinde gömülü olan bilişim-iletişim donanım ve yazılımından yararlanır. Sensörlerden edindiği veya kendi durumu ile ilgili olarak elde ettiği verileri gerçek zamanlı veya daha sonra yararlanılmak üzere –bir İnternet hizmeti olan– bulut bilişim depolarına gönderir. Bulutta sadece veriler yer almaz; aynı zamanda depolanan verileri analiz edip işleyecek olan bazı uygulama yazılımları da burada yer alır. İş-işletme dünyasında ofis ortamında bulut bilişim hizmetleri –teknolojik değişim hızı dikkate alındığında– uzun sayılabilecek bir süredir kullanılıyor. Diğer yandan sınai işletmelerin buluttan yararlanma konusunda ofis işleri kadar hızlı olduğunu söyleyemeyiz. Başarılı örnekler bu konuda bir teşvik yönelmesi yaratacaktır.

Diğer yandan fabrika ortamında, üretim alanlarında üretilen ve derlenen verilerin büyük bir hızla çoğalması sınai işletmeleri de bulut bilişimden yararlanmaya yönlendirecek faktörlerde birisidir. Bu arada depolama ve işleme olarak bulut uygulamalarının diğer seçeneklere göre düşen maliyetlerinin bu yönelimi hızlandırması beklenir. Ayrıca bulut hizmetlerinin özellikle donanım harcamalarını azaltması yanında mahremiyet ve güvenlik yönlerinden artan kaliteleri bu yönlü tercihler için olumlu etkiler yaratıyor. Mühendislerin ve operatörlerin eğitimle elde edecekleri yeni beceriler de sürecin doğru gelişmesine imkân sağlar. Sonuç olarak; bulut bilişim, akıllı makine bağlamında işletmenin pazardaki rekabet gücünü pekiştirecek seçeneklerden birisi olarak ortaya çıkıyor.

Paylaş:

duyguguncesi hakkında

GÜRCAN BANGER, Eskişehir Maarif Koleji ve ODTÜ Elektrik Mühendisliği Bölümü mezunudur. Aynı bölümde yüksek lisans çalışması yaptı. Elektrik yüksek mühendisi. Kamuda mühendislik hizmetleri yapmanın yanında bilişim donanımı ve yazılımı, elektronik, eğitim sektörlerinde işletmeler kurdu, yönetti. Meslek odası ve sivil toplum kuruluşlarında yöneticilik yaptı. 2005’ten bu yana bazı büyük sanayi şirketleri de dâhil olmak üzere çeşitli kuruluşlarda iş kültürü, yönetim, yeniden yapılanma, kümelenme, girişimcilik, stratejik planlama gibi konularda kurumsal danışman, iş ve işletme danışmanı ve eğitmen olarak hizmet sunuyor. Üniversitelerde kısmi zamanlı ders veriyor. Halen Raylı Sistemler Kümelenmesi'nde küme koordinatörü ve bizobiz.net danışmanlık ve eğitim firmasında proje koordinatörüdür. Kendini “business philosopher” olarak tanımlıyor. Düzenli olarak bloglarında (http://www.duyguguncesi.net ve http://www.bizobiz.net) yazıyor. Değişik konularda yayınlanmış kitapları var. Çeşitli gazete, dergi ve bloglarda yazıları yayınlanıyor.
Bu yazı Akıl, İnternet, Sanayi - Endüstri, Teknoloji, Zeka kategorisine gönderilmiş ve , , , , , , , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir