Yeni Teknoloji: Dönüşmeli mi? – 3

Yeni Teknoloji: Dönüşmeli mi? – 3

Gürcan Banger

İşletmede teknolojik dönüşüm sadece teknolojiden ibaret bir değişim değildir. Genellikle teknolojik altyapıdan çok daha fazla oranda işletme kültürünün ve iş gücü varlığının dönüşümü ile ilgilidir. Eğer teknolojik dönüşüm bir vizyon değişimi ve yenilenmesi anlamına geliyorsa bunu gerçekleştirebilecek insan kaynağının da orada var olması gerekir. Çoğu durumda mevcut çalışanlar yeni bilgi ve beceriler edinmeden işlerini eskisi gibi sürdürmek ister ve değişime karşı direnç gösterip engeller koyarlar. Bu durum örgütsel değişim projelerini tasarlayıp yöneten uzmanlar tarafından sıkça yaşanır. Böyle bir durumla karşılaşma ihtimalinin üst yönetim tarafından bilinmesi ve gerekli önlemlerin daha baştan alınması gerekir. Özetle; teknolojik dönüşüm –pek çok başka fonksiyon ve unsuru da ilgilendirmekle birlikte– öncelikle iş gücünün dönüşümü (eğitimi ve muhtemelen belli oranda yenilenmesi) ile birlikte planlanıp uygulanması gereken bir süreçtir.

Teknolojik dönüşüm işletme içinde –mevcut olan devam ederken– yeni bir iş modelinin geliştirilmesi anlamına gelebilir. Bir diğer seçenek olarak mevcut iş sürerken yeni bir işin veya fonksiyonun var olan yapıya eklemlenmesi şeklinde ortaya çıkabilir. Yeni olan, daha katma değerli olabilir veya mevcut olanın varlığını ve meşruiyetini zorlamaya başlayabilir. Eğer işletme içinde teknolojik dönüşümle gelen yeni filizlenme herhangi bir şekilde mevcut olanı tehdit etmeye başlıyorsa, bu durumda mevcut ile yeni arasında güç savaşları beklenebilecek ihtimallerden birisidir. Bu ihtimal karşısında mevcut iş ile yeni filizlenmeyi birbirlerine zarar vermeyecek şekilde kurumsal olarak ayırmak uygun bir seçenek olarak düşünülmelidir. Teknolojik dönüşümle yeni bir iş veya iş modeli yaratmak kadar onun sürdürülebilir biçimde büyümesini sağlamak da önemli bir yönetim yeteneğidir. Eğer mevcut olan ile yeni birlikte yaşamaya zorlanırsa ya yeni olan eskiyi iyileştirip geliştirecek ya da bu ikisinden biri diğerini yok edecektir.

Bir işletmenin örgütsel dönüşümü üzerine önemli miktarda literatür ve deneyim olmasına rağmen bu iş, yöneticiler ve uzmanlar için gene de zor bir görev olmaya devam eder. Bu konuda yapılan çalışmalar ve akademik araştırmalar dönüşümün zorluluğunu sergilerler. Diğer yandan bilim ve teknolojinin giderek yükseldiği, küreselleşen pazarda rekabetin sertleşmeyi sürdürdüğü bir çağda teknolojik dönüşümden kaçınmak da mümkün değil. Araştırma kuruluşları ve iş-işletme alanında öngörüler geliştiren uzmanlar tarafından yapılan tahminler önümüzdeki 5-10 yıllık sürede mevcut işletmelerin –kapitalist ekonomik düzenin sertleşen pazar şartlarına bakarak– ya ‘avcı’ olmayı seçeceklerini ya da ‘av’ olmak zorunda kalacaklarını ima ediyor.

Örgütsel değişim konusunda özellikle 1960’lı yıllardan başlayarak ciddi bir teorik ve pratik tecrübe birikimi var. Bu konu önemli literatür var olmasına, üniversitelerde lisans düzeyinde veya lisans sonrasında dersler verilmesine rağmen yeni teknolojilerin ‘dayattığı’ dönüşüm mevcut bilgi ve deneyim birikiminden hayli farklı farklı özelliklere sahip. Endüstri 4.0, Nesnelerin İnterneti ve Endüstriyel İnternet gibi çatıların dayanakları olan yeni teknolojiler basit anlamda bir evrimleşmeyi ifade etmiyor. Yeni iş modelleriyle, yeni ürün, hizmet ve süreçlerle birlikte iş kültürünü toptan farklılaştırma ve dönüştürme niteliğine ve gücüne sahipler. Bu yeni durumda geleneksel örgütsel değişim bilgisine sahip olmak yeterli değil. Yeni duruma karşı yeni şartları dikkate alarak hazırlanmak gerekiyor. Bu hazırlık ihtiyacı üst yönetimden takımlara kadar işletmenin her birimini doğrudan ilgilendiriyor. Başarılması gereken hedef sadece bir teknolojik evrimleşme veya sürüm yükseltme değil, iş modelinin geleceğe yönelik olarak yeniden tasarlanıp uygulanmasıdır.

Paylaş:

duyguguncesi hakkında

GÜRCAN BANGER, Eskişehir Maarif Koleji ve ODTÜ Elektrik Mühendisliği Bölümü mezunudur. Aynı bölümde yüksek lisans çalışması yaptı. Elektrik yüksek mühendisi. Kamuda mühendislik hizmetleri yapmanın yanında bilişim donanımı ve yazılımı, elektronik, eğitim sektörlerinde işletmeler kurdu, yönetti. Meslek odası ve sivil toplum kuruluşlarında yöneticilik yaptı. 2005’ten bu yana bazı büyük sanayi şirketleri de dâhil olmak üzere çeşitli kuruluşlarda iş kültürü, yönetim, yeniden yapılanma, kümelenme, girişimcilik, stratejik planlama gibi konularda kurumsal danışman, iş ve işletme danışmanı ve eğitmen olarak hizmet sunuyor. Üniversitelerde kısmi zamanlı ders veriyor. Halen Raylı Sistemler Kümelenmesi'nde küme koordinatörü ve bizobiz.net danışmanlık ve eğitim firmasında proje koordinatörüdür. Kendini “business philosopher” olarak tanımlıyor. Düzenli olarak bloglarında (http://www.duyguguncesi.net ve http://www.bizobiz.net) yazıyor. Değişik konularda yayınlanmış kitapları var. Çeşitli gazete, dergi ve bloglarda yazıları yayınlanıyor.
Bu yazı Değişim, Dönüşüm, İşletme, Teknoloji kategorisine gönderilmiş ve , , , , , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir