Nesnelerin İnterneti ve Ev Sektörü

Gürcan Banger

İnternet ağına bağlanan nesnelerin çeşitlenerek hızlı artışı Nesnelerin İnterneti’ne olan ilgiyi artırıyor. Sensörlerle donatılmış akıllı ve bağlantılı nesnelerin ürettiği büyük hacimli veriler bunları analiz edip sonuçlarından yararlanarak yeni yaklaşımların ve iş modellerinin yaratılabilmesine imkân sağlıyor. Diğer yandan Nesnelerin İnterneti’nden ve oluşan büyük veri yığınlarından yeni kazanç yaratmanın nasıl gerçekleştirileceği konusundaki sorular henüz yeterli ölçüde cevaplanabilmiş değil. Yeni akıllı ve bağlantılı nesneler inovatif özellikleri sayesinde pazara ilk girişte yeni kazanç modellerini de birlikte getiriyorlar. Pazara girişi izleyen dönemde söz konusu nesnenin üretim maliyetini düşürecek gelişmeler ve pazara başka firmaların girmesi uzun vadeli kazancın kârlılığını yitirmesine neden olur. Bu tür ihtimaller Nesnelerin İnterneti (Nİ) tabanlı tüketici pazarında (örneğin ev nesneleri pazarında) kârlı ve sürdürülebilir iş modelinin nasıl tanımlanabileceği ile ilgili sorulara neden oluyor. Bu soruların bir kısmı Nİ sisteminin denetlenebilirliği, öngörülebilirliği ve güvenilirliği ile ilgili cevap ihtiyaçlarından kaynaklanıyor. Bu tür sorulara ikna edecek çözüm ve cevapları üretecek firmalar Nİ pazarından hak ettikleri değeri toplayabilecekler.

Ev Sektörü
Nesnelerin İnterneti (Nİ) halen evde kullanılan elektrik, su ve gaz şebekeleri gibi arıza durumları dışında her an hizmet vermeye hazır bir büyük sistemdir. Bu özelliği ile yeni iş modelleri yaratmak için uygun bir zemin oluşturur. Cevaplanması gereken soru bu modelin nasıl gerçekleştirileceğidir. Diğer yandan kesin olan şu ki Nİ ağına bağlı sistem, cihaz ve araçlarla donatılacak akıllı ev işletmeler için çok önemli fırsatlar sunmaktadır.

Daha kaliteli bir evde yaşamak isteyen kişi veya ailenin akıllı evden beklentisi öncelikle güvenlik ve maliyete odaklıdır. Tüketiciler bu kriterlerin sağlandığı şartlarda eve ilişkin yeni altyapıya ve hizmetlere yatırım yapmayı tercih ederler. Mekânın, ev donanımının ve evde yaşayan canlıların güvenliğini sağlamaya yönelik olarak kilit ve alarm sistem ve araçlarının varlığı tüketicilerin önem verdiği konulardır. Maliyet açısından ise tüketiciler daha tasarruflu harcama yapmalarını sağlayacak ve ısıtma, yalıtım, aydınlatma, temizlik, depolama vb. gibi gider faturalarının düşmesine neden olacak yatırım ve hizmetleri tercih ederler. Örneğin gündüz-gece, yaz-kış şartlarına bağlı olarak yalıtım ve ısıtma sistemleri, enerji tasarrufu sağlayan termostat araçları, aydınlık-karanlık durumuna göre otomatik aydınlatmayı devreye sokan sistemler tüketicilerin ilgi duydukları birkaç örnektir.

Nesnelerin İnterneti gibi yüksek vaatleri olan bir sistemden tüketicilerin bir başka beklentisi mahremiyetin korunmasıdır. Sosyal ağların çoğalması ve buradalarda yer alan enformasyona (ve dezenformasyona) olan ilginin artması mahremiyeti günümüzün önemli konularından birisi haline getirdi. Sensörler ve diğer cihazlar tarafından toplanan, ağ üzerinden taşınan, eve yaşamına ilişkin özel verilere kötü niyetli ya da mahremiyeti ihlal eden erişimin mümkün olmaması istenir. Nİ ve bu ağa bağlı nesneler söz konusu mahremiyeti yetkisiz erişimlere karşı korumayı başarmalıdır.

Nİ’nin ev kullanımındaki başarısı büyük ölçüde kullanım kolaylığı ile ilgilidir. Yeni teknolojiler, bunların birbirlerine eklemlenerek yarattığı yeni formlar, akıllı ve bağlantılı ürünler içsel yapıları ve fonksiyonları açısından giderek çok daha karmaşık hale geliyor. Tüketicilerin bu tür sistem, cihaz ve araçları evde kurmak, ayarlarını yapmak ve arıza durumunda müdahale etmek için bilgi ve deneyimleri yeterli olmayabilir. Öncelikle bu tür akıllı ve bağlantılı nesnelerin tak-çalıştır kolaylığına sahip olması beklenir. Ayrıca gene üretici veya satış sonrası servis veren firmaların bu nesnelere uzaktan erişerek (mahremiyet sınırlarını ihlal etmeden) hata giderme yapı ve fonksiyonlarının olması gerekir. Bu sayılan gereklilikler yerine getirilmezse evde Nİ uygulamaları sadece teknoloji meraklılarının ilgi duyacağı konular olarak kalır.

Bazı Darboğazlar
Nesnelerin İnterneti (Nİ) pazarına girip burada iş modeli ve ürün-hizmet geliştirmek geleneksel pazarda oyuncu olmakla aynı mıdır? Hiç kuşkusuz; yeni teknolojilerin baskın olduğu bu pazarda dikkate alınması gereken –sektöre özgü– bir dizi farklılık olmalıdır. Beklenen gelişim hızı ile 2020 ve sonrasında İnternet ağına bağlı trilyonlar mertebesinde nesne (sistem, cihaz, araç) olacak. Sensörlerle donatılmış bu akıllı ve bağlantılı cihazlar 7×24 çalışıp eksabayt (milyar gigabayt) mertebesinde veri üreterek bulut bilişim depolarına gönderecek, dev büyüklüklerdeki veri yığınlarının gerçek zamanlı analizi gerekecek. Üretilen ham verilerin çok büyük ölçeği ve bunların gerçek zamanlı işlenmesine ilişkin hizmetlerin geliştirilmesi ve uygulamaya konması Nİ’nin önündeki en ciddi konulardan iki tanesidir.

Büyük miktarlarda enformasyon toplayan ve işleyen sosyal medya platformları Nİ’nin veri esaslı problemleri konusunda ilginç örnekler olarak kabul edilebilir. Bunlardan Facebook uygulaması pazarlama iletişimi üzerine kurgulanmış önemli bir iş modeli geliştirmeyi başardı. Resmi kayıtlara göre Facebook katılımcılarının zaman tünelinde paylaştığı reklâm ve tanıtımlar sayesinde kişi başına 2,5 dolar kazanç elde ediyor. Buna benzer şekilde veriye odaklanmış bir Nİ iş modelinin ev pazarında başarılı olabilmesi için –yukarıda sözü edilen– gerçek zamanlı veri depolama ve işlemeye ilişkin problemlerin üstesinden gelebilmesi gerekiyor.

Veri odaklı problemlerin tümü yüksek hacim, depolama ve gerçek zamanlı işleme ile sınırlı değil. Konunun bir başka boyutu söz konusu verilerin içeriği ile ilgilidir. Örneğin bir klima (iklimlendirme ürünü üreticisi) cihazın kullanımı ve çevre şartları hakkında bilgi edinerek iyileştirme yapmak isteyebilir. Bu durumda klimanın hangi sıcaklık, nem, basınç ve hava kirliliği şartlarında, ne kadar sürelerle çalıştırıldığına veya boş beklediğine ilişkin veriler yeni geliştirmeler için değerli içerikler taşıyabilir. Bu içerik yorumlanıp değerlendirilmediği sürece veri toplamanın ve depolamanın fazlaca anlamı olmayacaktır.

Ayrıca söz konusu klima esaslı verilerin toplanması ihtiyaç duyulan bütün içeriğin elde edildiği anlamına gelmeyebilir. Örneğin evdeki (başka firmalar tarafından geliştirilmiş) ısıtma sisteminin veya diğer elektrikli cihazların çalışma zaman ve süreleri ile bunların teknik özellikleri klimanın sağlıklı çalışması üzerinde etki yapabilir. Bunlar tarafından üretilmiş veriler de klima üreticisinin analizleri için gerekebilir. Böyle bir durumda veri sahipliği ve verinin paylaşımı gibi konularda fikri, ticari ve sınai mülkiyet hakları ihlali sorunları ortaya çıkabilir. Akıllı ve bağlantılı nesnelerin ürettiği veriler kime aittir? Bu veriler hangi şartlarla paylaşılabilir? Rekabetçi Nİ pazarına ürün ve hizmet sunmak isteyen girişimcilerin bu konuyu da dikkate almaları gerekecektir.

Günümüzde tak-çalıştır yaklaşımına uygun biçimde kullanılacak Nİ ürünleri için bir başka problem henüz tüm üreticilerin ortak kullanabilecekleri standart ve protokollerin oluşmamış olmasıdır. Pek çok geliştirici ve üretici firma mevcut müşterilerini rakiplere kaptırmamak için hâlâ kendi standartlarına uyumlu kalmayı ve ortak standartlara uyumlu olmamayı tercih ediyor. ABD’de Endüstriyel İnternet Konsorsiyumu’nun (IIC) bu konuda çalışmaları olmakla birlikte bu problem henüz aşılabilmiş değil. Dolayısıyla Nİ pazarını hedefleyen girişimci adaylarının bu konuyu da dikkate alması gerekiyor. Özetle; hem ortak standartlar ve protokoller hem de veri mülkiyet hakları açısından yeni hukukun oluşumuna ihtiyaç var. Öyle anlaşılıyor ki; Sanayi Toplumu’nun fikri mülkiyet yaklaşımı Nesnelerin İnterneti Çağı’nın enformasyon, işbirliği ve paylaşım ihtiyaçlarını karşılamakta yeterli olmayacak.

Nesnelerin İnterneti (Nİ) akıllı ev sistemine uygulandığında evde bulunan elektronik özelliğe sahip tüm nesneler bu sisteme dâhil olacak. Aynı zamanda bu akıllı ve bağlantılı nesneler kendi sensörleri ve donanım-yazılım özellikleri ile veri toplayarak bunları ilgili diğer noktalara ve buluta gönderecek. Ayrıca TV cihazları, bilgisayarlar, mobil telefonlar ve tabletler gibi cihazlar da bu ağdan yararlanacak. Çok fazla sistem ve cihazın aynı ağı kullanıyor olması beraberinde bant genişliğinin paylaşılması gibi bir durumun oluşmasına, planlı düzenleme yapılmadığı durumda yavaşlama veya tıkanma problemlerine yol açabilir. Örneğin ağdaki yoğunluk nedeniyle bir cihaza bir eylemi gerçekleştirmesi için komutun gidişi gecikebilir veya cihaz komuta veya duruma ilişkin tepkisini hızlı biçimde gösteremeyebilir. Bu nedenle bant paylaşımı ve ağ trafiği yoğunluğu nedeniyle yavaşlama, ev sektörüne yönelik olarak Nİ ürün ve hizmetleri geliştirip üreten firmaların önemle dikkate almaları gereken bir konu olacak.

Nİ uygulamaları genel olarak özel ve mahrem olabilen verilerin İnternet ağı üzerinden akması anlamına gelir. Dolayısıyla bu verilerin korunması ve kötü niyetli kişilerin bunlara erişememesi Nİ’nin en önemli konuları arasındadır. Nİ’nin ev kullanıcılarının bu sistemi kurmak istemelerini teşvik edecek unsurların başında veri güvenliği ve mahremiyetin korunması gelecek. Güvenlik ve mahremiyete ilişkin sorunları aşmanın yollarından ağda akan verilerin şifrelenmesidir. Ev ağındaki verilerin bir bölümünün başka paydaşlar tarafından kullanılabilmesi için buluta depolanması gerekecek. Evden buluta ve buluttan paydaşlara olan akışın ilgili taraflarca doğru biçimde şifrelenmesi ve geri çözülmesi Nİ uygulamaları için önemli ihtiyaçlardan birisi olacak.

Elektronik alanındaki yeni gelişmeler Nİ alanında çok fonksiyonlu ve özellikli donanım ürünlerinin geliştirilmesini mümkün kılıyor. Bu ürünler donanım özellikleri yanında gömülü yazılım da barındırıyor. Bir başka söyleyişle her Nİ ürünü kendi yazılım uygulaması ile birlikte pazara geliyor. Evdeki Nİ cihazı sayısının artması aynı zamanda bunları yönetmek için akıllı telefon veya tablette bulunan uygulama sayısının da artışına neden olacak. Güvenlik, iklimlendirme, aydınlatma, enerji yönetimi, eve giriş-çıkış düzenlemesi vb. hizmetler için farklı mobil uygulamaların kullanılması (ve bunlarla ilgili yetkilendirme) ev sakinini zorlayıcı bir durum yaratır. Ayrıca bir evdeki Nİ kullanıcısı sayısının birden fazla olması zorlayıcı duruma çarpan etkisiyle yansıyabilir. Sonuç olarak Nİ’nin istenen özelliklerinden birisi olan kullanım kolaylığı yerini zorluklara ve verimsizliğe bırakabilir. Nİ ürün ve hizmeti geliştirip pazarlayacak firmaların bu ihtimali göz önünde bulundurmaları gerekir.

Nesnelerin İnterneti’ni Parasallaştırmak
Yukarıda sayılan problem adaylarını ve konuları Nİ çözümlerinin önünü tıkayan engeller olarak görmemek uygun olur. Bu ihtimallerin ortadan kaldırılması yeni teknoloji ürünlerinin ticarileşmesinin önünü açacak. Özgün Nİ ürünlerinin geliştirilip pazarlanması yanında güvenlik, mahremiyet, ekonomi ve kolaylık sağlayacak yeni hizmet fırsatları yaratmak mümkün olacak. Ev halkının yaşam biçimini ve ekosistemini doğru kavrayan geliştiriciler inovatif ev tabanlı Nİ uygulamaları geliştirmeye adaydır.

Nİ ağının güvenliği basit virüs korumasına oranla farklı bir yapıdır. Nİ güvenliği bir ağın sistem olarak korunması yanında tek tek nesnelerin kendilerini korumasını da içerir. Dolayısıyla akıllı ve bağlantılı her nesne kendi bünyesinde veri güvenliği önlemlerini barındırmak zorundadır. Buna benzer bir diğer özellik de veri işleme ile ilgilidir. Nesne ürettiği veya topladığı her veriyi buluta göndermeyecek, bunun bir bölümünü kendisi işleyecektir. Böylece ağda daha az veri akacağından güvenlik ve mahremiyet çözümlerine de katkı yapmış olacaktır.

Hane halkının Nesnelerin İnterneti (Nİ) konusundaki muhtemel talebi daha güvenli bir yaşam ortamı ile rahat ve problemsiz bir yaşam tarzı yaratılması olacak. Bazı firmalar bu tür ihtiyaçları karşılamak için ürün ve hizmet geliştirip pazarlamaya başladılar. Bunlar arasında aydınlatma, ısıtma ve iklimlendirme gibi çözümler yarattıkları ekonomik uygunluk nedeniyle tüketicilerin ilgisini çekiyor. Gömülü yazılım içeren akıllı termostatlar enerji kullanımını iyileştirmek için ev ekonomisine yardımcı oluyor. Hiç kuşkusuz; ekonomi yaratmak için gerek şartlardan birisi ölçmektir. Ölçmezseniz yönetemezsiniz. Akıllı ölçüm cihazları giderek ev kullanımının vazgeçilmezleri arasında yerini almaya başladı. Nİ ağına bağlanabilen ölçüm cihazlarının buzdolabı, çamaşır ve bulaşık makineleri gibi ev donanımı ile ilişkilendirilmesi sonucunda çok daha yüksek verimlilik ve düşük maliyet seviyeleri elde edilecek.

Yeni Nİ uygulamaları havalandırma amaçlı olarak pencerelerin açılıp kapanması ve/veya mevcut durumun incelenmesi, hava tahminlerinin izlenmesi, ev içi sıcaklığı düzenlemek üzere dışarıdaki sıcaklığın takibi vb. gibi alanlarda geliştirilebilir. Ev güvenliği alanı Nİ geliştiricileri için yeni fırsatlar sunacak. Bu alanda Nİ bağlantılı kapı ve pencere sensörleri, akıllı kilitler ve ayrık kameralar yeni uygulamalarla daha güvenli bir yaşamının önemli unsurları arasında yer alabilir. Birçoğu giderek daha fazla bilinmeye başlayan bu cihaz ve uygulamalar bir araya getirilerek tümleşik bir çözüme dönüştürülebilir.

Endüstri 4.0 veya Nesnelerin İnterneti gibi bir ‘çatı isim’ verdiğimiz yeni teknolojiler özellikle geleneksel bir yaşam tarzında kalmayı tercih edenler için ilk bakışta hayli karmaşık bir görüntü veriyor. Diğer yandan ev sektörüne yönelik Nİ tabanlı bir iş modelinin zemini kolaylık ve basitlik olmak zorundadır. Pazarda kütlesel ölçekte yaygınlaşması ve buna bağlı olarak yüksek kazanç sağlaması beklenen bir Nİ çözümü tak-çalıştır özelliğine –bu basitliğe ve kullanım kolaylığına– sahip olmalıdır. Ev kullanıcılarının –en azından kısa ve orta vadede– karmaşık Nİ teknolojileri alanında uzman olmalarını bekleyemeyiz. Bu nedenle Nİ cihazlarının otomatik öğrenme, kendiliğinden cihaz tanıma ve yetenek değerlendirme gibi özellikleri Nİ ürün ve hizmetlerinin ev ortamında başarılı kullanımı için gerek şartlardır. Ev bilgisayarlarının ve evde İnternet kullanımının evdeki performans tarihçesinin uzunca bir zaman aldığını hatırlarsak bu deneyim bize uyarlanma sürecini hızlandırmaya ve kolaylaştırmaya yönelik bazı ipuçları vermelidir.

Evin Donanım ve Yazılım Şartları
Nİ odaklı ev uygulamalarından yararlanmak isteyen tüketicilerin öncelikle evsel ağın omurgasını oluşturacak olan akıllı ağ geçidine yatırım yapmaları gerekecek. Bu ağ geçidi evin akıllı ve bağlantılı sisteminin merkezi niteliğindedir. Böyle bir sistemin başarıyla işlemesi için Nİ sistemini oluşturan ev donanımı bazı isterleri sağlamalıdır. Örneğin evsel Nİ’yi oluşturan nesnelerin birlikte, uyumlu işleyişini sağlamak için ağ geçidi (LTE, Wi-Fi, Bluetooth, Z-Wave, Zigbee, NFC vb. gibi) birden fazla kablosuz bağlantı protokolünü destekleyebilmelidir. Ağ geçidinin donanım yapısı yeni protokol ve fiziksel aygıtları desteklemek için genişleme fırsatları sunmalıdır.

Yeni teknolojik çağın en önemli özelliği donanımın yerini giderek daha fazla oranda yazılımın almaya başlaması ve bu yönelimin sürecek olmasıdır. Dolayısıyla pazarda bir yandan donanım fiyatları düşerken yazılım alanı teknoloji firmaları için yeni fırsatlar yaratacak. Bir akıllı ve bağlantılı cihazda gömülü olarak bulunan yazılım uygulamasının başarısı ise algoritma kalitesi, çok sayıda güvenlik protokolünün desteklenmesi, İnternet servis sağlayıcıdan bağımsızlık ve genişleyebilme özelliği ile belirleniyor.

Ev ortamında kullanmak üzere tasarlanıp üretilmiş, Nesnelerin İnterneti’ne uyumlu olabilen sistem ve cihaz pazarda giderek çoğalmaya başladı. Bunlar arasında ilk uygulamalar olarak aydınlatma, ısıtma, soğutma ve iklimlendirme sistemleri ile çok boyutlu güvenlik sağlayan kilit düzenekleri dikkat çekiyor. Bu tür ürünler konusunda gelişmiş ekonomiler pazarlarında yapılan bir araştırma –zamanla değişecek olmakla birlikte– ortalama cihaz perakende fiyatının 250 dolar civarında olduğunu gösteriyor. Bir ekonomide yer alan hane sayısı düşünüldüğünde büyük bir pazarın söz konusu olduğu ve belli bir satış hacmine ulaşan firmaların hayli yüksek kazanç fırsatı elde edeceği görülebilir. Buna ek olarak bakım, onarım ve satış sonrası destek hizmetleri de dikkate alındığında Nesnelerin İnterneti (Nİ) ev pazarının kazanç verimliliği biraz daha yükselmiş olur. Ürünün satışını takip eden hizmetler için değişik kademeleri olan bir abonelik sistemi geliştirilebilir. Örneğin birinci kademe olan “freemium” için ücretsiz yazılım güncellemeleri, sonraki kademelerde bedeli karşılığı ürün yedek parçaları ve yeni geliştirilmiş eklemeler söz konusu olabilir.

Kolayca sökülüp yenilenebilir sistemler için ürünün satılması yerine kiralanmasını esas alan bir iş modeli geliştirilebilir. Bu modelde tüketici her zaman birimi (örneğin ay) ya da kullandığı süreye bağlı bir ödeme yapacaktır. Ürün yenileme ve bakım-onarım için iş modeline eklemeler yapılabilir. Kiralama modelinin önümüzdeki dönemde ev otomasyonu için standart modellerden birisi olması beklenebilir.

Isıtma, soğutma, iklimlendirme, aydınlatma vb. gibi evde Nİ uygulamaları tüketiciler için ciddi ölçüde tasarruf sağlayıcı olacağına kuşku yok. Günümüzde ev ortamında yönetilip denetlenemediği için kullandığımız kaynak ve hizmetlerde önemli ölçüde kaybımız oluyor. Nİ uygulamaları bu kayıpları tasarrufa çevirmek konusunda değerli yardımcılarımız olacak.

İşletme sahibi veya yöneticisi olarak bir yatırım yaparken dikkate aldığımız kriterlerin başında yatırımın geri dönüş süresi gelir. Yapılan yatırım kendisini ne kadar sürede geri ödeyecektir? Bu soru evde Nİ uygulamaları için yapılan yatırımlarda da geçerli olur. Örneğin yukarıda söz edildiği gibi ortalama 250 dolara mal olan bir akıllı ve bağlantılı sıcaklık izleme ve denetim (termostat) sistemi kendisini ne kadar sürede geri öder? Bu konuda yapılan bir araştırma bu tür termostat sistemlerinin yaklaşık yüzde 10-12 dolayında tasarruf sağladığını bulmuş. ABD’de yapılan bir başka araştırma ise tüketicilerin akıllı ve bağlantılı termostat sistemleri kullanarak ısıtma ve soğutma konusunda yüzde 23 civarında tasarruf ettiklerini ortaya koymuş. ABD Enerji Enformasyon İdaresi kendi İnternet sitesinde 2012’de bir hane halkının aylık enerji harcamasının ortalama 107 dolar olduğunu yayınladı. Elimizdeki bu verilerle kabaca bir hesap yapabiliriz. Akıllı ve bağlantılı termostat sisteminin yüzde 10-23 aralığında tasarruf sağladığı öngörüldüğünde 250 dolarlık bir yatırımın 10-24 ay arasında bir zaman süresinde geri ödeneceği anlaşılır. Özetle; bu örnekte 250 dolarlık bir akıllı sistem yatırımı en geç iki yılda geri ödeyecektir. Diğer yandan akıllı ve bağlantılı ev sistemlerinin –parasal getiriler bir yana– tüketicilere güvenlik ve daha iyi yaşam şartları gibi avantajlar sunacağını da hatırlamak gerekir.

Nİ’nin kolayca uygulanma fırsatı bulacağı alanlardan birisinin ev ortamı ve yaşamı olacağı anlaşılıyor. Bu pazar akıllı ürün geliştiren ve pazarlayan firmalar için yakın geleceğin önemli fırsatları ile dolu olacak. Nİ ev pazarı sadece mekânda doğrudan ihtiyacın tatminine yönelik sistem, cihaz ve ürünlerden ibaret değil; bilişim-iletişim altyapısını oluşturacak ağ geçitleri, bağlantı cihazları gibi donanım da ev pazarının bir bölümünü oluşturuyor. Bu donanımın ve ilişkili yazılımın yetenekleri Nİ’nin evdeki uygulamalarının performansını artırıcı etki yapacak. Bu tür donanımlardaki yapay zekâ ve öz öğrenme özellikleri çeşitli inovasyonlar için yeni fırsatlar olacak.

, İnternet, Mekân, Teknoloji kategorisine gönderildi | , , , , , , , , , , ile etiketlendi | Yorum yapın

Nesnelerin İnterneti Ne Kazandırır?

Gürcan Banger

Dünyanın fikri ve sınai mülkiyet (patent vb.) envanterleri asla bir ürüne veya hizmete dönüşememiş örneklerle doludur. Medya organlarında duyurusu yapılan teknolojik yönelimlerin pek çoğu abartılı tanıtım çabaları olmaktan öteye geçemez. Her ne kadar bir ürüne dönüşmek gibi bir önceliği yoksa da bilimsel çalışmaların ve ar-ge girişimlerinin önemli bir bölümü akademik makale olarak küresel literatürün içine sıkışmış olarak kalır. Nesnelerin İnterneti konusunda 1980’lerin başında ilk tanıtımlar ortaya çıktığında pek çok kesim tarafından bu olgu da ancak uzak gelecekte gerçekleşebilecek bir hayal olarak algılanmıştı. Nesnelerin İnterneti (Nİ); bağlantılı ve/veya akıllı nesneler olarak isimlendirilen fiziksel cihazlar, araçlar, binalar ile bilişim-iletişim donanımı ve yazılımı içeren, aralarında veri haberleşmesi yapan elektronik sistemlerin oluşturduğu büyük ağ yapısıdır. Nesnelerin İnterneti (Nİ) kısaca enformasyon toplumunun altyapısı şeklinde tanımlanır. Günümüzde kişi ve kuruluşlar birbirleriyle iletişim kurma becerisine sahip akıllı ve bağlantılı cihazların, sensörlerin, aktüatörlerin, kısaca nesnelerin değerini daha iyi kavramaya başladılar. Ekonomik işletmeler bulut bilişim hizmetleri ile analitiklerin (veri analiz yazılımlarının) yardımıyla Nesnelerin İnterneti’nden nasıl değer üretebilecekleri konusunda yeni çalışmalar yapıyorlar. Nİ’den elde edilen gerçek zamanlı veriler işletmelerin karar verme ihtiyaçlarına geçmişin tahmine dayalı tekniklerinden daha sağlıklı ve kaliteli tatmin sağlıyor. Kâğıt üzerinde Nİ’nin sağlayacağı yeni imkânlar çok büyük ve kapsamlı görünmekle birlikte henüz bundan yeterince yararlanılacak bir düzeye ulaşılmış değil. Ekonomik işletmeler hem zihniyet, hem de altyapı ve süreçler olarak devasa bir inovasyon Nİ’nin yarattığı potansiyeli tam olarak değerlendirecek bir hazırlığa ulaşamadılar. İşletmeler Nİ esaslı bağlantılı ve kendiliğinden öğrenen bir ortam nasıl yaratabilirler?

Genel Görünüm
Aşırı bağlantılı bir dünyaya doğru hızla ilerliyoruz. Nesnelerin İnterneti (Nİ) bu yeni yaşamının en önemli bileşen ve bağlayıcılarından birisi olacak. Nİ, bizim için kişisel olduğu kadar kurumsal düzeyde de farklı iş yapma biçimlerinin ufkunu oluşturacak. Daha şimdiden Nİ’nin hizmetler, iş modelleri, iş yapma biçimleri ve yaşam tarzları olarak yaratabileceği yenilikler konusunda pek çok çalışma üretilmiş durumda. Nİ’nin ekonomik etkileri konusunda kısa ve orta vadeli gelecek öngörülerinde bulunabilecek bilgilenme düzeyine ulaşıldı. Diğer yandan 1990’ların sonunda patlayan İnternet balonu gibi, beklentilerin aşırı abartıldığı bir yükselişi mi yaşıyoruz sorularını sormaktan da geri durmuyoruz. Nİ konusunda beklentilerin çok da uzak olmayan 2020-2025 gibi yakın zaman dilimine odaklandığını, ama buna karşılık dünya ekonomilerinin bir müstakbel krizin eşiğindeymiş gibi göründüğünü hatırladığımızda bu tür sorgulamaların pek de haksız olmadığını kabul edebiliriz.

Nİ konusunda başka türden sorular da var. Nİ gerçekten olumlu öngörülere uygun olarak işleyecek ve yazılıp anlatıldığı biçimde hayal edilen kazanımları sağlayacak mı? Yeni Nİ ortamına uyarlanmak kişiler, kuruluşlar, işletmeler ve kamu açısından ne denli kolay olacak? Nİ bazı gelişmiş ekonomileri içine alan, az ve orta gelişmişlik düzeyindeki dışarıda bırakan diğerlerini dışarıda bırakan yeni bir gelecek tasarımı mıdır? Aynı soru büyük sanayi şirketleri ile KOBİ’lerin Nİ’den yarar sağlamaları konusunda da sorulabilir mi? Diyelim ki; her şey beklendiği şekilde ilerlerken kişi ve kuruluşlar veri konusunda veri güvenliği ve mahremiyet dikkate alındığında bilişsel açıklığa razı olacaklar mı? Her ölçekte siber güvenlik konusunda yeterli hazırlık var mı? Nİ tabanlı ürün-hizmet geliştirip pazarlayan şirketlerin tüm medyatik tanıtım ve pazarlama iletişimi çalışmalarına rağmen henüz ancak erken örneklerini görebildiğimiz ürün, hizmet, cihaz, araç ve sistemler Nİ’den beklenen yararları sağlayacak düzeye ulaştı mı? Nİ’nin yaratacağı kazanımları dile getirirken bu tür sorulara da mümkün olan sağlamlıkta cevap verebilmeliyiz.

Nesnelerin İnterneti (Nİ) ağında yer alacak akıllı ve bağlantılı bir nesnenin geliştirilmesi sürecinde ilk adım bu cihazın amacının ve yerine getireceği fonksiyonun belirlenmesidir. Ardından; Nİ nesnesinin tanımlı protokollere uygun olarak nasıl işleyeceği, yönetileceği ve fonksiyonunu ne şekilde yerine getireceği tanımlanması gerekir. Evde pişirme amaçlı olarak kullanılan, İnternet ağı üzerinden erişilebilen bir fırın örneği düşünelim. Fırın içine konan yiyeceğin pişme durumunu ölçebilecek sensörlerle donatılmıştır. Fırına uzaktan akıllı telefon, tablet veya bilgisayarla erişmek, gerekli komutları iletmek ve veri alışverişi yapmak mümkündür. Bu şekilde pişme durum ve şartları ile ilgili ayarlar da yapılabilir. Ayrıca fırın kendi üzerinde gömülü halde bulunan ve yapay zekâyı gerçekleştiren bilişim donanımı ve yazılımı sayesinde pişme süreci ile ilgili öz denetim imkânlarına da sahiptir. Fırın; ağın kendi korumasına ek olarak cihaza gömülü olarak yetkisiz, korsan erişimlerle karşı korunacak biçimde veri güvenliği altyapısı ile donatılmıştır. Ayrıca kullanıcı ile cihaz arasındaki iletişim bazı şifreleme anahtarları kullanılarak korunmuştur.

Nİ ağında yer alan her nesne, üzerinde yer alan sensörler ile gömülü bilişim donanımı ve yazılımı sayesinde çeşitli veriler toplar. Bu verilerin bir kısmını gerçek zamanlı olarak kendisi işler, bir kısmını ise daha sonra analiz edilmek üzere bulut bilişim depolarına kaydeder. Fırın örneğine dönersek; akıllı ve bağlantılı ürün kendi çalışma şartları, performans ve arıza verilerini buluta göndererek üretici ve bakımcı firmaların bunlardan yararlanarak üründe iyileştirmeler yapabilmesini sağlar.

Bir Nİ nesnesinin haberleşmesi sadece kendisi ile kullanıcının elindeki telefon veya tablet gibi bir cihaz arasında gerçekleşmiyor; söz konusu nesne (örneğin yukarıda anlatılan fırın) evin için veya çevresindeki başka cihazlarla da iletişim gerçekleştiriyor. Bu haberleşmede yer alan tüm nesnelerin veri üretip paylaşma yanında söz konusu verinin içeriğini de ‘anlıyor’ olması gerekir ki ihtiyaç duyulan etkileşim oluşabilsin. Örneğin evin otomobili, garaj kapısı, ısıtma (iklimlendirme) sistemi ve fırın birbirlerini ‘anlayarak’ iletişim yapabilmeliler. Otomobil eve yaklaştığında garajın kapısı açılmalı, uygun ayarlarla evin ısıtma (iklimlendirme) sistemi başlatılmalı ve fırın işletilerek pişirme işlemine geçilmelidir. Hiç kuşkusuz; konu burada anlatıldığı kadar basit değildir. Garaj kapısı arızalı ise veya evde bir kişinin varlığı nedeniyle akıllı sistemler zaten çalışmakta ise ya da fırının işlemesini engelleyen bir durum var ise ne yapılacağı gibi soruların da Nİ tabanlı, akıllı ve bağlantılı ev sistemi tarafından cevaplanabilmesi gerekir. Özetle; Nİ nesnesinin geliştirme sürecinde öngörülmesi gereken çok sayıda parametre ve durum olduğunu söyleyebiliriz.

Hatalı veya zararlı yazılımlar, kötü niyetli saldırılar ve verilerin yanlış kullanım Nİ’ye uyarlanmayı tehdit eden engeller arasında yer alır. Nesneler çok daha karmaşık hale geldikçe yazılım sürümlerinin yenilenmesi, zararlılara karşı tarama yapacak anti-virüs ve güvenlik yazılımlarının işletilmesi ve yazılımla ilgili yamaların yüklenmesi çok daha zor hale gelebilir; bu tür durumlar için sistematik çözümler gerekebilir. Nİ nesnesinin geliştirilmesi sürecinde bu tür ihtiyaçların karşılanmasına yönelik önlemlerin de alınması kaçınılmazdır. Bu ihtiyaçların giderilmesinin, sistemin karmaşık olması nedeniyle kullanıcıya bırakılmadan, uzaktan çözülecek biçimde bir düzenleme ile yapılması uygun olur.

Yeni Fırsatlar
Yeni teknolojik şartlar altında tümüyle bağlantılı bir yaşam sürdürüleceği için Nİ konusunda verilecek hizmetlerin de 7/24 ve gündüz-gece kesintisiz sağlanması gerekecektir. Bu konuda bulut bilişim sistemi önemli bir yardımcı olacaktır.

Geleceğin sosyal yaşam ve iş ortamının çok büyük oranda bağlantılı olacağı anlaşılıyor. Her şeyin birbirine bağlantılı olarak işlediği bir dünyada bu durumun kesintisiz ve kaliteli olarak sürdürülmesi gerekir. Nesnelerin İnterneti’nin beklenen sonuçları vermesi açısından süreklilik ve sürdürülebilirlik vazgeçilmez önemdedir. Geleneksel şartlarda sınırlı bağlantılılık özelliğine sahip bir sistem durdurulup bakıma alınabiliyor. Diğer yandan Nesnelerin İnterneti (Nİ) gibi yaygın ve karmaşık bir sistemin arıza ve bakım ihtiyaçlarına karşı çok daha sağlam ve dirençli olabilmesi gerekiyor. Ayrıca Nİ’nin geleneksel ağ sistemlerine göre kesintiye izin vermeyecek biçimde çok daha yüksek performans kriterlerine sahip olacağı da açıktır. Günümüzde elektrik enerjisi şebekesinde oluşan bir problem nedeniyle kesintiye karşı tahammülsüzlüğe benzeterek gelecekteki durumu daha kolay anlayabiliriz.

Nİ açısından hedef zaman dilimi olan 2020-2025’e doğru İnternet ağına bağlı nesne sayısı trilyon düzeyine ulaşırken Nİ ağının kendisi de çok daha karmaşık hale gelecek. Bağlantılı cihazların artışıyla birlikte bunları düzenli olarak gerçek zamanlı olarak izlemek, içten veya dışarıdan analiz etmek, güncel verileri iletmek çok daha güç bir ‘’ haline dönüşecek, donanım ve yazılım performansını zorlayıcı yönde etkileyecek.

Yeni teknolojiler zemininde donanımın yerini giderek yazılımın alacağını öngörebiliyoruz. Bu durum ise her an daha fazla sürüm yükseltme işlemine ihtiyaç olacağı anlamına geliyor. Bu durumda karşımızdaki soru, “Sürüm mü yenilemeliyiz yoksa yeni cihazlara yatırım mı yapmalıyız?” şeklindedir. Yakın ve orta vadeli gelecekte Nİ cihazları sayısının trilyon mertebesinde olacağını, ama buna karşılık değişim ihtiyacının da gideren artacağını dikkate alarak birkaç yıl gibi kısa sürelerde yenileme yatırımı yapmak mümkün olacak mıdır? Bu tür sorunları çözmek için yeni yaklaşım ve yollara ihtiyaç olacağı ortadadır.

Nİ ortamında her bağlantılı cihaz bir diğerinin davranışına göre kendini düzenleyip ayar edecek. Örneğin evin dışındaki sensörler sıcaklığı, nemi veya yağışı ölçerek ev içindeki ısıtma (soğutma) sistemine veri göndererek onun çalışmasına etki edecek. Isıtma sistemi ise buzdolabının termometresini, panjurların açık veya kapalı olmasını denetleyecek. İklimlendirme cihazlarının ayarları gelen verilere göre düzenlenecek. Eğer örneğin evin dışındaki sensör sisteminde bir sorun olursa yukarıda sayılan ev sistemlerinin nasıl tepki vermeleri beklenir? Daha önceki zamanlarda evin bulut bilişim veri deposuna kaydedilmiş verilerden yararlanarak bir düzenleme mi yapılacak? Özetle; yeni teknolojik şartların oluşturulması kolayca söylenmesinin ötesinde yeni sorunlara ve muhtemel çözümlere aday demektir. Bir yandan çözüm bekleyen yeni problemler oluşurken bunlar aynı zamanda yeni iş fırsatları da yaratıyor olabilir.

Sanayi sektörlerinde halen mevcut uygulamaları olan ve kısaca SCADA olarak isimlendirilen “veri tabanlı kontrol ve gözetleme sistemi” ile geleceğin sistemi olacak Nesnelerin İnterneti (Nİ) arasında birtakım benzerlikler var. Her ikisi belirli düzeyde gerçekleşen otonomi (özerklik) niteliği var. SCADA yerel, Nİ ise bulut bilişim esaslı gözetim sistemi özellikleri taşıyor. Nİ’nin fonksiyonları sadece veri toplamak ve iletmekten ibaret değil; aynı zamanda SCADA gibi gözetmenlik fonksiyonu da var. Geleceğin sistemi olarak yükselen Nİ, çeşitli sanayi sektörlerinde işletmelere yeni fırsatlar ve imkânlar sunuyor. Yeni ürünler, hizmetler, çalışma biçimleri ve iş modelleri yaratmak için verimli bir zemin oluşturuyor. Buna karşılık Nİ, işletmeler açısından kapalılıktan kurtularak dışa (ekosisteme) açılmayı da beraberinde getiriyor. Dolayısıyla işletme yönetimlerinin mahremiyet ve güvenlik açılarından Nİ’ye güven duymaya ihtiyaçları var. Bu sağlandıkça Nİ’ye değer üretecek kuruluşlar için yepyeni bir gelecek oluşacak.

, İnternet, Teknoloji kategorisine gönderildi | , , , , , , ile etiketlendi | Yorum yapın